loading

İSTANBUL AİLE AVUKATI

Boşanma Davaları Kaça Ayrılır?


İstanbul aile avukatı olarak görev yapan kişilere genellikle boşanma davaları için başvurulmaktadır. Boşanma davaları anlaşmalı ve çekişmeli boşanma davası olarak ikiye ayrılmaktadır. Anlaşmalı boşanma davaları tarafların özgür iradeleriyle boşanmaya ilişkin beyanlarını belirtmeleri üzerine sonuçlanmaktadır. Bu davalarda İstanbul aile avukatı araştırması dilekçe ve protokol açısından gerekli bir unsurdur. Çekişmeli boşanma davaları için ise İstanbul aile avukatı bu davaların olmazsa olmazıdır.


Çekişmeli boşanma davalarının kabulü için boşanmanın bir sebebe dayandırılması gerekmektedir. Bu sebepler de Türk Medeni Kanunu’nda genel ve özel boşanma sebepleri olarak ayrılmıştır. Genel boşanma sebepleri evlilik birliğinin temelden sarsılması (TMK md. 166) şeklinde ifade edilmektedir. Evlilik birliğinin temelden sarsılmasına;


Hakaret

Şiddet

Geçimsizlik

Anlaşamamak vb. sebepler gösterilebilmektedir.

Özetle, evlilik birliğinin ortak hayatı birlikte sürdüremeyecek ölçüde sarsılması boşanmanın genel sebebinin ana faktörüdür. Özel boşanma sebepleri ise;


Zina (TMK md. 161)

Hayata kast, pek kötü ve onur kırıcı davranış (TMK md. 162)

Suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme (TMK md. 163)

Terk (TMK md. 164)

Akıl hastalığı (TMK md. 165) kanunda sınırlı sayıda belirtilmiş olan özel boşanma sebepleridir.

İstanbul aile avukatı ile çalışan kişilerinin davalarının çoğunun çekişmeli boşanma davası olduğu görülmektedir. Bu ve bunun gibi aileyi ilgilendiren davalar için iyi bir İstanbul aile avukatı ile çalışmak gerekmektedir.


Velayet Avukatı İstanbul


Velayet avukatı İstanbul araştırması boşanmanın önemli sonuçlarından olan velayet davası için son derece önemlidir. Boşanma sonucunda oluşan velayet sorunu TMK md. 182 ve 183’te çocuklar bakımından anne ve babanın hakları başlığı altında düzenlenmiştir. Buna göre; mahkeme boşanma veya ayrılığa karar verirken, olanak bulunması halinde anne baba ve çocuk haklarını düzenlemektedir. Velayet verilirken çocuğun çıkarları ön planda tutulmakta; çocuğun eğitim, ahlak, sağlık ve sosyal çevre bakımından refah seviyesinin daha iyi olacağı ebeveynde kalması sağlanmaktadır. Velayeti alamayan ebeveynin de çocuk ile ilişkisi düzenlenmektedir. Velayeti alamayan ebeveynin de çocuğun yararına olacak şekilde bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katkısı sağlanmaktadır. Velayet davası 18 yaşından küçük olan evlatlar için geçerlidir. Velayet verilme hususunda belirli yaş aralıklarına göre genel kabul görmüş durumlar bulunmaktadır.


0-3 yaş aralığındaki çocukların anne şefkatine muhtaç oldukları kabul edilmektedir. Bu yaş aralığındaki çocukların velayeti konusunda annenin ekonomik, sosyal vb. durumları dikkate alınmaksızın velayet anneye bırakılmaktadır.

3-7 yaş aralığındaki çocukların anne şefkatine daha az ihtiyaç duydukları kabul görse de bu yaş aralığındaki çocukların velayeti de genel olarak anneye bırakılmaktadır.

6-12 yaş aralığındaki okul çağına gelmiş çocuklar için hakimin takdir yetkisinin ana konusu eğitim olmaktadır.

12 yaş ve üzeri yaş aralığındaki çocukların muhakeme yeteneğinin geliştiği ve karar verme yetisinin bulunduğu göz önünde bulundurulmaktadır.

Velayet davası boşanma davasından ayrı bir dava türüdür. Bu gibi hassas davalar için velayet avukatı İstanbul araştırmasını iyi yapmak gerekmektedir.

Diğer Yazılar

AVUKATA SORUN